Giresunspor’un bu sezon yaşadığı çöküş, yalnızca bir spor kulübünün başarısızlığı değil; bir şehrin, yıllar boyu kurduğu hayallerin, umutlarının ve emeğinin yerle bir oluşudur. Süper Lig görmüş bir kulüp, 2024-2025 sezonunu yalnızca bir puanla tamamlayarak 3. Lig’e düştü. Bu sonuç, futbol tarihine geçecek kadar çarpıcı ama ardındaki nedenler çok daha derin. Sahada alınan sonuçlar, yalnızca buzdağının görünen yüzüydü. Asıl kriz, yıllardır biriken yapısal sorunlarda, liyakatsizlikte, şeffaflıktan uzak yönetim anlayışındaydı.
Sezonun son maçında Çotanak Spor Kompleksi’ni dolduran taraftarlar, belki bir veda galibiyetiyle buruk da olsa bir teselli aradı. Ancak Somaspor karşısında alınan 0-0’lık sonuç, hem takımı hem tribünleri sessizliğe gömdü. O tek puan, sezonun tamamındaki kazancı temsil etti. Bu tablo, sportif bir başarısızlıktan fazlasıydı; bir kulübün sistematik biçimde nasıl iflasa sürüklendiğinin kanıtıydı.
Kulübün içine düştüğü mali batak, neredeyse elle tutulur hale geldi. Transfer yasakları, ödenemeyen borçlar, kaybedilen oyuncular… Yönetimin bugünü değil, yarını da düşünmeden yaptığı plansız harcamalar, kulübü altyapıdan gelen gençlerle ayakta kalmaya zorladı. O gençlerin heyecanı, bu ağır yükü taşımaya yetmedi. Onlara kızmak değil, destek olmak gerekir. Çünkü asıl sorumlular onlar değil; onları bu fırtınaya hazırlıksız atanlardır.
Taraftarların öfkesi ise sadece skor tabelalarına değil. Bu öfke, kulübün kurumsal kimliğinin, saygınlığının ve geçmişteki birikimin hoyratça harcanmasına. Yıllardır dile getirilen “sürdürülebilir yapı” ihtiyacı, her yönetim değişikliğinde rafa kaldırıldı. Kişisel çıkarlar, günü kurtaran adımlar ve popülist yaklaşımlar, Giresunspor’u adım adım bu sona taşıdı.
Artık sorulması gereken soru şudur: Bu bir son mu, yoksa yeni bir başlangıcın kıvılcımı mı olacak? Giresunspor’un 3. Lig’de yeniden ayağa kalkabilmesi için öncelikle geçmişle yüzleşmesi, hataları kabul etmesi ve her şeyden önce şeffaf, liyakatli, denetlenebilir bir yönetime kavuşması gerekiyor. Aksi halde yaşanacak her yeni sezon, bu sezondan farksız bir trajediye dönüşecektir.
Giresunspor’un düşüşü sadece bir takımın ligden düşmesi değil, bir şehrin kendi değerlerine yeterince sahip çıkmamasının da hikâyesidir. Bu utanç, yalnızca yöneticilerin değil, sessiz kalan herkesindir. Şimdi ya gerçek bir değişim ya da derinleşen bir kayıpla yüzleşme zamanı.